Toplumda tabu olarak görülen konulardan biri olan kızlık zarı, yıllardır pek çok yanlış bilgiyle anılmaktadır. Tıbbi olarak “hymen” adı verilen bu zar, her kadında farklı yapıda olabilir ve varlığı ya da durumu hakkında kesin yargılar vermek çoğu zaman mümkün değildir.
İşte kızlık zarı hakkında doğru bilinen yanlışlar ve bilmeniz gereken 5 önemli gerçek…
? Gerçek: Kızlık zarının yapısı her kadında farklıdır.
Bazı kadınlarda ince ve hassas bir yapıdayken, bazılarında daha kalın ve esnek olabilir. Halka şeklinde, yarım ay, delikli ya da nadir olarak kapalı şekilde olabilir. Yani tek bir “normal” kızlık zarı tipi yoktur. Yapısı doğuştan belirlenir ve kişiden kişiye değişir.
? Gerçek: Kanama olmaması kızlık zarının bozulmadığı anlamına gelmez.
Toplumda ilk ilişkide mutlaka kanama olacağına inanılır; ancak esnek yapıya sahip zarlar ilişki sırasında yırtılmadan esneyebilir. Bu durumda da kanama görülmez. Bu tamamen zarın anatomik yapısıyla ilgilidir, kadının cinsel geçmişiyle ilgili kesin bir bilgi vermez.
? Gerçek: Spor, düşme veya hijyenik ped kullanımı gibi durumlarda da zarar görebilir.
Bazı durumlarda bisiklet sürme, ata binme, ağır spor aktiviteleri ya da düşmeler gibi fiziksel travmalar kızlık zarında esneme ya da yırtılma oluşturabilir. Bu yüzden sadece cinsel ilişkiyle bozulur düşüncesi yanlıştır.
? Gerçek: Kızlık zarı muayenesi yalnızca kadın hastalıkları ve doğum uzmanı tarafından yapılmalıdır.
Zarın durumu, yırtık olup olmadığı ya da esnekliği sadece uzman bir doktor tarafından doğru şekilde değerlendirilebilir. Ayrıca kızlık zarı muayenesi etik kurallar çerçevesinde ve hastanın onayı ile yapılır.
? Gerçek: Tıbbi olarak kızlık zarı onarımı yapılabilmektedir.
Himenoplasti, kızlık zarının geçici veya kalıcı şekilde onarılmasını sağlayan bir cerrahi işlemdir. Estetik ve psikolojik sebeplerle talep edilen bu işlem, uzman jinekologlar tarafından steril koşullarda güvenle uygulanabilir. Özellikle toplumsal baskı yaşayan kadınlar için bir çözüm olabilir.
Kızlık zarı, kadının bedenine dair en çok yanlış bilinen konulardan biridir. Yanlış inanışlar, kadınların üzerinde fiziksel ve psikolojik baskı oluşturabilir. Bu nedenle doğru bilgiye ulaşmak, kadınların hem sağlıklarını hem de özgüvenlerini korumaları açısından oldukça önemlidir.